Central park gezisi yazısını ayrı tuttum çünkü New York kendinin kalbindeki bu devasa alana dair notlarım uzunca oldu. Üstelik çok da sevdim mekanı. Yüksek binalı (bol gökdelenli) genelde yolları tek yön olarak tasarlandığı için dar olan şehrin koridorda yürüme hissi verdiğini New York gezi notları yazımda belirtmiştim. Central park, üstünüze gelen şehrin ortasında bir vaha. Central park gezisi için rahat yürüyüş ayakkabıları tercih etmeniz gerektiğini en başta belirteyim.
Central Park Hakkında Genel Bilgiler
Biz doğu 76 caddesi hizasındaki girişten girdik parka. Manhattan adasının ortasında 341 hektarlık devasa bir alan (İzmir kültürparkın 10 katına yakın). Parkın her yerini tek günde gezmek olası değil. Dilerseniz rehberli park turları da bulunuyor, biz almadık. Girdiğimiz kapının yakınında Alice Harikalar Diyarı parkı vardı, kendi Central Park turumuza oradan başladık. Pazar günü park içerisinde denk geldiğimiz yegane açık kahveci de buradaydı.
Pazar günü kapalı durumda olan Loeb Boathouse’da sandallar bir kenarda toplanmıştı. Parkın içerisinde en çok görülmesi önerilen Bethesda Terası ve Havuzu en hareketli yerlerden. Spor yapan gruplar, müzik yapanlar, oyun oynayanlar, faytoncular. Havuzun karşısındaki gölün kenarından biraz ilerleyin, Bow Köprüsüne (Bow Bridge) ulaşacaksınız. Yunan mimarisine göre döküm demirden yapılmış köprünün yürüme alanı ise ahşap. Çok şık duruyor. Tekrar Bethesda’ya dönüp aşağıya doğru devam etmenizi öneririz.
Central Parkta Alışveriş
The Mall yani çarşı denilen sokakta sağlı sollu atıştırmalık, hediyelik eşya, poster gibi şeyler satanlar var. Buzdolabı magneti alacaksanız bir dolarlık fiyatları ile burası doğru yer. Bu yolun sonunda yoğun bisiklet trafiğine sahip yola ulaşılıyor. Sağa doğru yolu takip edince de sembol yapılardan biri olan atlıkarıncaya (Carousel) ulaşıyorsunuz. Hemen yanında da beysbol sahası var, biz biraz oturup dinlendik ve beysbol oynayanları izledik.
Yedinci caddeye çıkan çıkıştan ayrıldık parktan. Parkın bu girişi çok daha geniş ve bisiklet kiralamalar ya da bisikletli fayton kiralamaları da burada yapılıyor. Central parkta en azından Pazar günü çalışanların içerisinde, hem bisikletçilerde hem de hediyelik satanlarda çokça Türk gördüğümüzü belirtmeliyim.
Gezemediklerimiz
New York’lular bu park konusunda çok şanslı, çok büyük olduğu için hafta sonları farklı bölgelerini keşfedip, araç gürültüsünden uzak, kuş sesleri arasında, koşuşturan sincapları izleyerek vakit geçirebilirler. Central park giriş ücreti elbette yok ama içerideki özel bölümler elbette ücretli. 2 günde New York gezilecek yerler programında elbette bunların hemen hepsini elemek zorunda kaldık, 2 günde aslında hakkıyla Central Park bile gezilemez.
Central Park bünyesinde hayvanat bahçesi, çocuklar için ayrı bir hayvanat bahçesi, kışın buz pateni yapılabilecek, yazın yüzülebilecek havuzlar var. Çocuklara uygun tırmanma kayaları, koşu parkurları, satranç bölgesi, özel bitki parkları, daha neler neler. Restoranlar, tiyatrolar, tenis sahaları, hatta bir kale bile var, Belvedere Kalesi.
Central park, Chelsea Market ve High Line ile birlikte favori üçlü oldu bizim için New York’da. New York gezilecek yerler yazımızda iki günlük gezi planına ve yorumlarımıza ulaşabilirsiniz.
