Kapadokya Gezisi

Yine bir ucuz bilet bizi Kapadokya’ya yönlendirdi. Hava yolu şirketinin kampanyasını yakaladık, İzmir – Kayseri biletlerini aldık (aylar sonrasına), aklımızda bir plan program yoktu. Seyahat tarihi yaklaşınca Erciyes dolaylarında otel doluluğunun hayli yüksek olduğunu gördük, üstelik ne bizim ne de bu geziyi birlikte yapacağımız arkadaşlarımızın kayak tecrübesi yoktu. Biz de programı Kapadokya gezisi olarak düzenledik.

Kapadokya’ya Nasıl Gidilir

3 kere Kapadokya gezisi imkanı buldum, ilk sefer Ankara’da öğrenci hayatı yaşadığım zamanlardı, arkadaşlarla arabaya doluşup gitmiştik. Ankara’dan kara yolu ulaşımı kolay. İzmir’den ise kara yolu ile gitmeyi gitmeyi, özellikle günümüz uçak fiyatları çerçevesinde önermem, gereksiz vakit kaybı. Bir dönem İzmir – Kapadokya (Nevşehir) uçuşları başlamıştı, hatta facebook sayfamızdan biz de duyurmuştuk, ne yazık ki sonradan kaldırıldı ancak direk Kayseri uçuşları da Kapadokya gezisi için harika bir seçenek, üstelik cuma gece gidiş, pazar gece dönüş imkanı olması bizim gibi yıllık izin gezginleri için ideal. İstanbul’dan uçak seçenekleri İzmir’e nazaran daha da zengin.

16/12/2016

Kapadokya’da rahat gezmek için bir araca ihtiyacınız olacağı kesin, gezerken bolca yürüyeceğiniz kesin ancak Kapadokya’da görülmesi gereken yerler arasını ancak araçla kat edebilirsiniz. Biz de Kayseri araç kiralama için Vivi araç kiralama platformundan destek aldık, ülkemizin çoğu şehrinde faaliyetteler, biz aldığımız hizmet ve araçtan son derece memnun kaldık. Kayseri – Kapadokya arası yaklaşık 1 saat sürüyor, yol son derece düzgün. Ancak biz Kayseri hava limanından kiralık aracı teslim alıp yola koyulduktan sonra biraz navigasyon kurbanı olduk, biraz ters yöne girdik (nasıl başardım anlamıyorum, gece ve kar zorlamış olabilir, ayrılmış yolda bir süre ters yönde seyir ettim, gidiş geliş sandım yolu), sonuçta 1,5 saat sonra Ortahisar’a vardık.

Kapadokya’da Nerede Kalınır

Bence Kapadokya’da peri bacasında kalınır. Kayseri ya da Nevşehir’de kalarak da Kapadokya bölgesini gezmek mümkün ancak ben önermiyorum, mekanın gecesini de yaşamanızı öneririm. Kapadokya sadece turistler için görülmesi gereken bir bölge değil, aynı zamanda içkili restoran açmanın hayli zor olduğu iç anadolu bölgesi için bir alkol vahası. Haftasonları eşleri dostları ile birer kadeh şarap içip sohbet etmek isteyen anadolu insanı da buraya geliyormuş. Kapadokya konaklaması için bölgenin tamamında bir çok tesis var, Kapadokya gezilecek yerler listesinin bütün öğelerine yakın yerlerde otel bulabilirsiniz. Ben bir peri bacasının içerisinde, başka tabirle bir mağara odada kalmanızı öneririm.

Biz Ortahisar kalesinin hemen yanında yer alan Castle Inn Cappadocia otelini tercih ettik. Otelde farklı bütçelere yönelik birbirinden farklı 5 oda var, biz Kapadokya mağara otel peşinde olduğumuz için mağara odayı tercih ettik. Havanın, bir önceki ve bir sonraki hafta sonuna nazaran 10 derece daha soğuk olduğu zamanı bulmuştuk, otele vardığımızda hava -8 derece, ortalık karlıydı. Otel sahibi Suat bey bizi sıcacık karşıladı, biraz sohbet ettikten sonra sıcak odalarımıza yöneldik.

Kapadokya Balon Turu

17/12/2016

Bu seferki Kapadokya gezisi sırasında, Kapadokya’nın karlı halini görmenin çok keyifli olacağını düşünsek de, soğuktan çekinerek balon turu yapmadık. Ancak olağanüstü keyifli bu etkinliği bir önceki ziyaretimizde gerçekleştirmiş ve Kapadokya balon turu izlenimlerimizi paylaşmıştık. Müthiş keyifli, çok özel bir tecrübe, biraz maliyetli, sabah erken kalkmak biraz sıkıntılı ama uğruna para biriktirmeye değecek kadar özel bir tecrübe. Otel sahibimiz Suat beyi Kapadokya’ya balon turu getirmiş, bölgenin en tecrübeli balon pilotu ve önemli balon turu firmalarından birinin baş pilotu, otelciliğe sonradan el atmışlar. Kapadokya balon turu fiyatı konusunda da yardımcı olabilir.

Biz kahvaltımızın sonlarına vardığımız esnada Suat bey balon turundan yeni dönüyordu. Keyifli bir sohbete başladık, balonda sıcak hava kullanıldığı için soğuğun pek hissedilmediğini belirtti. Bu esnada televizyonda üzücü haberler vardı, Kayseri’de terör saldırısı olmuş, ardı ardına telefonlar gelmeye başladı bizlere. Gezimize buruk şekilde başladık.

Kapadokya Gezilecek Yerler

Kapadokya’da 3 ana gezi güzergahı var, tüm turist haritalarına işlenmiş durumda, bu güzergahların her birini birer günlük yoğun program olarak kat edebilirsiniz. Daha önceki gelişlerimde her 3 hattın ana duraklarına uğramıştım. Hepsine uğrayacak vaktiniz yok ise mavi hattı eleyin. Peri bacalarının olduğu bölgeyi işaretleyen kırmızı hattın da özellikle çok sıcak günlerde ciddi yorucu olduğunu belirteyim, vadilerin arasında yürümek için en iyi zaman bahar ayları, en güzel görüntüyü ise hafif karlı iken veriyorlar. Kapadokya kırmızı gezi parkuru hakkında notlarıma ve Kapadokya yeşil gezi parkuru hakkında notlarıma linklerden ulaşabilirsiniz.

Daha önceki seyahatimizde kırmızı hatta görülmesi gerekenlerden Göreme açıkhava müzesine gitmiştik, hatta Hacı Bektaş‘a kadar uzatmıştık yolumuzu elbette bazı yerleri de atlamamız gerekmişti. Bu sefer önce Temenni tepesine gittik (öncesinde hanımlar için birer termal çorap aldık), biraz manzara bakınıp Turasan şarapçılığa uğradık. Sonraki durağımız Zelve açıkhava müzesi oldu. Hava hayli soğuk olduğu için tüm turu yapmadık, hattın bir kısmını yürüdük. Karlı görüntüsü ile çok büyüleyici bir yer. Üzümlü kilisedeki üzümlerin daha çok çileğe benzediğini yazmadan edemem. Değirmeni de görmeden dönmeyin bence.

Avanos’a gidip Avanos Kadın Girişimciler derneği lokalinde öğle yemeği yedik. Kapadokya’da nerede ne yenir yazıma mutlaka ekleyeceğim, tavsiyemdir. Avanos’a gelip de çömlekçilere uğramadan da olmazdı elbette. Kızılvadi günün son gezme noktası oldu, gün batımından az önce vardık Kapadokya’da gün batımının izleneceği en güzel yere. Bir süre manzaranın keyfini sürdük ama soğuk yoruyor, gün batımının tamamını bekleyemedik. Akşam yemeğini ise Suat beyin tavsiyesi ile Tandır restoranda yedik, hem yemekler şahane idi, hem de soba başında dönen sohbet çok keyifliydi.

Kapadokya Yeşil Gezi Hattı

18/12/2016

Bir önce Kapadokya gezisi sırasında Kaymaklı yeraltı şehrini gezmiştik, bu sefer Derinkuyu yeraltı şehrine yöneldik. Soğuk hava nedeniyle pek turist beklenmediği için mekanda rehber de yoktu. Normalde hizmetlerini kiralayan rehberler oluyor yeraltı şehri kapılarında, tavsiyem biri ile anlaşmanız ancak bizim imkanımız olmadı. İçerisinin yer yer çok dar olduğunu belirtmeliyim, çok uzun ya da fazla kilolu olanlar sıkıntı yaşayabilirler, kapalı yer korkusu (klostrofobi) olanlar kesinlikle girmemeliler. Bazı bölümlerin ciddi sıcak olduğunu da belirtmeliyim.

Sonraki durağımız Ihlara Vadisi oldu, elbette vadiyi yürüme gibi bir niyetimiz yoktu, manzara idi görmek istediğimiz. Giriş noktasından aşağıya inen merdivenleri az yürüyüp bir kaç fotoğraf çekip, vadinin alt kısmına araba ile devam ettik. Beli Sırma‘da vadiyi oyan nehrin kenarına indik. Kısa mola sonrası da yemek molası verdik. Artık Kayseri’ye geri dönüşe geçme vakti gelmişti. Dönüş yolunda Suat beyin görmemizi önerdiği Mustafapaşa da bir durağımız oldu. Bölgenin en zengin muhitiymiş burası, evler daha bakımlı, umarım restore edilmeyi bekleyenlere de tez vakit sıra gelir.

Son durağımız Kayseri’deki devasa Elmacıoğlu döner oldu, mideleri tıka basa doldurduk.