Costa Maya – Dide’nin Gezi Vapuru, Karayip Gezisi Notları 6

Costa Maya – Meksika

08.02.2016

Sabah 10 gibi Costa Maya’ya yanaştık.  Hava ciddi olarak soğuktu biz gemideyken. O yüzden grubun hemen hemen tamamı üzerlerine kalın bir şeyler giyindiler. Onlara “gemi yüksekte, esinti vardır, aşağısı sıcaktır” desem de dinletemedim. Velhasıl, turumuza katılmak üzere gemiden indikten sonra herkes soyunmaya başladı 🙂

Costa Maya, aslında cruise gemilerinin yanaşması için yapılmış olan bir limanmış. Çevresindeki en yakın kasabaya 1 saat mesafede. Limanın içinde bir yığın alışveriş yeri var. Tabii tur almadıysanız, ya da vaktinizi limanda geçirmeyi tercih ediyorsanız, havuzu, denizi, restoran ve dükkanları bol olan turistik bir yer. Bizler grup olarak Maya kalıntılarını görmeye gitmek üzere tur otobüsümüzü beklerken, grubun tüm bayanları hediye bileziklerimizi almak üzere dükkana akın ettik. Yaşasın hediye!

Rehberimiz Selma Hanım ile beraber otobüsümüze bindik. Meksika geçimini tarım ve turizm ile sağlayan bir ülke. 1800’lü yıllarda İspanya istilasından kendisini kurtarıp cumhuriyeti ilan etmiş. Asgari ücret yaklaşık 120USD (1 dolar 18 peso imiş ve günlük asgari ücret 72 peso imiş. Bu bilgiye inanın çok güçlüklerle ulaştık. Doğruluğu bile tartışma konusu) ve okuma yazma oranı %95in üzerinde.

Chaccoban Kalıntıları, Costa Maya

Otobüste 1 saatlik bir yolculuktan sonra UNESCO’nun koruma altına aldığı Chaccoban kalıntılarına ulaştık. Fotograf çekmek için ilave ücret ödemek gerekiyor. Babam acayip kurallara bağlı biri olduğundan hemen gidip gişeye 4 USD parayı ödedi. Yerel rehberimiz bizi toparlayıp alana soktuktan sonra herkese foto çekimi için biletler dağıttı :)) Baboşum da boşuna 4+4 USD ödemiş oldu tabii ki de 🙂

Meksika çok düz bir arazi olduğundan Maya’lar gözetleme amacıyla kule vari piramit yapılar dikmişler. Mayalarla ilgili anlatılan tonlarca tarihçe ve olay var tabii. Ben de burada sizin kafanızı şişirmeyeceğim. Ama rehberimizden aldığımız bir bilgiyi paylaşmak isterim. Atatürk, bu uygarlık konusunda çok merak sahibi olduğundan, 1930’lu yıllarda Meksika’ya bir elçi atamış. Mayaları araştırsın diye. Atadığı elçi, araştırmalarını bir süre sonra dini olaylara bağlamaya başlayınca elçiyi geri çağırmış 1935 yılında.

Maya tarihini dinledikten, piramitleri ve doğayı inceledikten sonra otobüsümüze binip yine gemimize doğru yola çıktık. Tur başlamadan önce,  limanın içinde yürürken saç ören birkaç yer görmüştük Dide ile. Örgülerimizi tazelemeye karar verdik Türkiye’ye dönmeden önce. Örgülerimiz açıldıktan sonraki halimiz tam fotoğraflıktı tabii 🙂 Allahtan hemen yenisini yaptırdık da çevremize çok rahatsızlık olmadı :))

Gemiye kalkışından 10 dakika önce binmemiz de babamı bayağı bir panikletti. Gemideki son gecelerimiz artık. Maalesef yarını da gemide geçirdikten sonra Miami’ye varıyoruz.

Meksika’dan ayrılışımızı güvertede güneşlenerek geçirdim. Sonrası ise her zamanki gibi.. Yemek, tiyatro, oyun…

Denizde Seyir

09/02/2016

Gemideki son gün. Daha dün plan yapıyordum güneşlenme, müzik ve kitap okuma diye. Ama belli ki birileri de gülüyormuş bu durumuma ki hava leş gibi soğuk L

Tabii benim kriterlerime göre soğuk. Elin Rus’u, elinde birasıyla güneşleniyor güvertede.. Kitaplarımı bitirdim üzerimde eşofmanlarım ve elimde kahvemle.  Bir de kuvvetli rüzgarla beşik gibi sallanıyor gemimiz. Grubumuzda bazılarını deniz tuttu.

Akşam son kez Black Crab’de yemeğimizi yedik ve gösteri ekibinin hazırladığı Michael Jackson gösterisini izledik. Bugün bavullarımızı teslim ediyoruz saat 02.00 a kadar, hazırlık vakti.

Miami

10/02/2016

Sabah 7’de odalarımızı boşaltmamız söylenmişti. O yüzden erkenden kalktık. Yol kıyafetlerimizi giyindik. Kahvaltımızı ettikten sonra saat 8 de buluşma yerimiz olan Black & White Lounge a gittik kalan eşyalarımızla. Gümrük polisi bölüm bölüm boşaltıyor gemiyi yığılmayı önlemek için.

Bugün uçağımız 21.30 da. Bu yüzden günümüzün tamamını turun organize ettiği bir alışveriş merkezi ziyareti ile geçirdik. Saat 6 gibi ise, seyahatimizin son durağı olan Miami Uluslararası Havalimanı’na ulaştık…

Bir seyahatimiz daha sona erdi. Bu seyahatte onlara “yancılık” etmemize izin verdikleri için sevgili annem ve babam TUNA Ailesi’ne çok çok teşekkür ederiz.