Arjantin – Uruguay; Buenos Aires Gezilecek Yerler 2
Buenos Aires gezilecek yerler konusundaki notlarım gezi planımız gereği ikiye bölündü. İlk kısım için Buenos Aires notlarımızın ilk kısmı linkte.
21-22 Şubat 2014
Ancak gece 10 gibi vardık şehre, karnımız aç halde. Daha önce bizi bizden alan Capataz’a gittik hemen. Günü gecenin 11’inde kocaman birer parça et ve yanında patates yiyerek noktaladık.
Ertesi gün hem vakit kaybetmemek, hem de otel ücretine dahil diye otelde kahvaltı dedik. Ufak bir açıkbüfe oluşturmuşlar oluşturmasına ama peynir yok. Satın almaya kalkarsanız 28 peso olan kahvaltıya, peynir ilavesi isterseniz 20 peso daha ödemeniz gerekiyormuş.
La Boca, Buenos Aires Gezilecek Yerler
Yakın bir duraktan otobüse binip La Boca’ya gittik, Buenos Aires gezilecek yerler listelerinin belki de en ünlü mahallesi. Herhalde tüm şehrin en turistik mekanı burasıdır, çok da sevimli. Maradona’nın futbol dünyasına katıldığı mahalle varoşmuş. Düzgün bir planlama yapmışlar, mahalleyi ihya etmişler. Sanatçılara yol açmışlar ilk önce, evlerin balkonları falan heykeller ile donatılmaya başlanmış, binalar pastel renklerle boyanmış.
Bölgenin girişindeki küçük meydanda sokak performansçıları karşıladı bizleri, çoğu da fotoğraf çekimi için hazırlanmış, örneğin bir Maradona dolaşıyordu ortalıkta. Canlı müzik yapanlar, dans edenler var. Bölge içerisine ilerledikçe hem restoran hem de hediyelik eşya dükkanı sayıları artıyor. Hemen her restoranın ufak bir sahnesi var çoğunda da tango gösterisi yapan bir çift. Bazılarında Arjantin kovboy geleneğinden (goucho) gelen dansları sergileyenler de var.
Hediyelik eşya satanların çoğu el işi çalışmalarını satmaya çalışanlar, çin işi değil yani çoğunluğu. Neredeyse tüm duvarlarda resimler çizili. Ağaç gövdelerine bile dantel giydirmişler. Hareketli, neşeli mahalle insanın içini açıyor. Biz çok beğendik ancak her şey turistik. Restoranları denemeyi düşünmedik aç olmadığımızdan ama aç olsaydık da bu mekanlarda dandik yemek yüksek fiyat olacağı önyargısı ile başka mahallede yemeğe çalışırdım.
Giriş bölgesine geri döndüğümüzde bir binanın önünde çok uzun bir kuyruk dikkatimizi çekti. Ne olduğunu çözmeye çalışırken gözümüze polisler ilişti. Sadece La Boca’da değil şehrin diğer bölgelerinde de polisler çelik yelek benzeri bir şey giyiyor. Nedenini bilemedik. Eşimin bile çok güzel olduğunu dile getirdiği polis memuruna kalabalığın nedenini sorduk. Şaşırtacak derecede akıcı İngilizcesi ile bir sanat galerisi olduğunu ve Ron Mueck’in (şu dev ve gerçekçi heykelleri yapan) sergisi için insanların beklediğini söyledi.
İçerisine girmesek de Maradona’nın oynadığı kulüp Boca Juniors’ın stadı La Bombonera’ya kadar yürüyüp dışarıdan da olsa stada bir göz attık. Arjantinlilerin futbola düşkünlüğünü bilmeyen yok, bu stat da en önemli mabetlerden biri, tarihi anlara tanıklık etmiş bir yer.
Florida Caddesi
Tekrar belediye otobüsü ile şehir merkezine döndük. Şehrin ana çarşısı bu cadde, onu kesen ve paralelindeki caddeler. Büyük alışveriş merkezlerine de ev sahipliği yapıyor. Etrafta “Cambio, Cambio” diye bağıran insanlar dolaşıyor. Bunlar yasa dışı döviz çeviriciler. Döviz bozdurmak isterseniz sizi ara sokaklarda bir yerlere götürüyorlar, belki gerçek belki sahte para veriyorlar. En azından bu konuda turistlere göz korkutma “sahte para” vurgusu ile yapılıyor. Biz bozdurmadık.
Pek alışveriş hedefimiz de yoktu. Çarşı yakınlarındaki otelimize kadar yürüdük, marketin birinden bize göre son derece ucuz şaraplardan aldık eve götürmek için. Bir de bira alıp otel balkonumuzda bir şeyler atıştırıp dinlendik.
Feria de Mataderos
Oteldekiler gitmeyin dese de 180 numaralı otobüs ile yaklaşık 1 saatte Mataderos semtine ulaştık. Gitmememiz önerildiği için eşim iyiden iyiye tedirgindi. Bir dükkana Feria’nın yerini sorduk, haritada işaretledikleri mekana yöneldik. Boş sokaklardan yürümek zorunda kalınca karım az sonra birilerinin bizi doğrayacağına ikna olmuştu.
Mekana vardığımızda ortalık sakindi. Büyük bir sahne kurulmuş, sahneye açılan sokaklarda stantlar kurulmuştu. Yavaş yavaş ortalık kalabalıklaşmaya başladı. Biz stantlardan birinden aldığımız empaladas (seyahat boyunca yediğimiz en iyisi idi) ve bu yöre kovboylarının (Gaucho) yerel lezzetlerinden biri olan tamales yerken banttan müzik yayını başladı.
Meydanda insanlar eşleriyle belirmeye ve dans etmeye başladılar. Üç çift, dört çift derken alan dans edenlerle doldu. Profesyoneller değil, Gaucho geleneğinden gelen yerel halk kendi dansları zamba ve chacarera yapıyorlardı. Özenli yerel kıyafetler giymiş olanlar da vardı, tamamen kendilerinin müziğin ritmine bırakmış olanlar da. Seyahatimizin en büyük sürpriziydi ve çok keyifliydi, tarihini tutturursanız, Buenos Aires gezilecek yerler listenize ekleyin.
Ne olduğunu anlamadığımız şekilde herkes belli bir yöne bakıp hep bir ağızdan bir parçayı mırıldanmaya başladılar. Geçit töreni gibi bir şey mi olacak, birileri mi geliyor diye düşünürken gönderi ve göndere çekilen gökkuşağı renklerinden bayrağı fark ettik. Bayrak töreni sonrası canlı müzik başladı. Danslar sona erdi.
Tango ile gün sonu
Kalabalığın şarkılara eşlik ettiği, solistin iyi gitar çaldığı konseri kısa süre izleyip mekandan ayrılmak durumunda idik. Belediye otobüsü ile şehir merkezine inip, sabah biletlerini aldığımız tango gösterisine koşar adım yetişebildik. Kişi başı 360 peso ödediğimiz Tango Porteno’daki tango gösterisi aklımızı başımızdan aldı. Ayrıca anlatacağım.
Biz Buenos Aires’deki gecelerimizi gösterilere ayırdık ancak Buenos Aires gece hayatı meraklılarına kumarhane seçenekleri de sunuyor, Casinolar serbest Arjantin’de.
2015 planlarımda var
.
Umarım çok keyifli geçer