Beni Utandıran Park; Hama’nın Deneme Bahçesi
Dünyanın güzel ve önemli şehirlerindeki kent bahçelerinin önemi ve şehirde nefes alacak alanların şehre kattığı güzellik açısından ne kadar gerekli olduğunu gözler önüne seren çok güzel bir park. Gezi Parkı’na ille de beton dikeceğiz diyen zihniyeti utandırır mı bilmem, ama gelip görenlerin mutlaka çok beğeneceği, hatta İstanbul’un yeşil alan fakirliğini düşündürtüp içlerini cızlatacağı bir yer Hama’nın Deneme Bahçesi.
Büyük ağaçlar, kabilli kadın heykelleri, minik göletleriyle bambaşka bir dünyaya gideceğinizden emin olabilirsiniz. Bahçeye girişte ilk dikkatimi çeken ağaç tüneli oldu. Çocukluğumun ‘Gökova Ağaçlı Yolu’ canlandın gözlerimde, hani bugün artık kullanım dışı bırakılan o güzelim yol. Dracena Ağacı, ismini Yunancadaki Dişi Ejderha’dan almış. İsmine yakışır biçimde, şefkatli bir dişi gibi kollarıyla sizleri sardığını hissediyorsunuz.
Hama’nın Deneme Bahçesi’nde dolaşırken dikkatimi çeken bir başka şey de havuz ve ortasındaki çıplak kadın heykeli oluyor. Ne yalan söyleyeyim, Cezayir gibi birçok konuda dinin ağırlığının hissedildiği bir ülkede böylesine bir heykel görmek beni son derece şaşırttı. Türkiye’de olsa üstünü örtmeye kalkan da çıkabilirdi, böyle bir heykelin içine tükürmeye kalkan da, bir gece yarısı gelip çekiçle kırmaya çabalayanda.
Sere serpe uzanmış çıplak kadın heykeli, sudaki yansımalarla öyle güzel görünüyor ki…
Dev bambular, ruhani ışıltılarıyla insanı etkileyen yaşlı, tuhaf ama bir o kadar güzel ağaçları var bu bahçenin. O kadar sık sarılmışlar ki birbirlerine, güneşin ışıkları zor yol buluyor kendilerine yer yüzüne ulaşmak için.
Makam’ı Şehid Anıtı; Hama’nın Deneme Bahçesi
Cezayir’in Fransızlara karşı verdiği kurtuluş mücadelesinde hayatını kaybedenler anısına şehrin en yüksek tepesine dikilmiş olan bu heybetli anıt, Algiers’in hemen her noktasından görülebiliyor. Jardin D’essai’den buraya teleferik var. Oldukça eski, hepi topu 1 dakikalık bir yolculukla buraya varan bu nostaljik teleferikle gelmenizi tavsiye ederim. İstiklal Caddesinde tramvaya binmek kadar önemli olduğunu düşünüyorum bu teleferiği kullanmanın.
Anıtın dört yanına yine şehitlerin anısına sembolik devasa heykeller dikilmiş. Orta alana girmek yasak. Her gün milli marş ve resmi tören yapan bir askeri kıta var orada. Çocukluğumun TRT’sinde ‘Güne Bakış’ sonrası Anıtkabir meydanında yapılan bayrak töreninin yayınlanması geldi aklıma.
Makam-ı Şehit tepesinden tüm Algiers’i gören muhteşem bir Akdeniz manzarasının tadını çıkartabilirsiniz. Anıtın altında savaş müzesi var. Cezayir halkının verdiği özgürlük mücadelesini tüm acılarıyla anlatıyor. Ve müzenin en orta yerinde bu savaşta ölenlerin ruhuna kayıtdan Kur’an okunuyor 24 saat.