Panama’ya Gidiş; Denizde Seyir
04.02.2016
Tabii ki Dide bugün de denizde geçireceğimiz bir gün olduğundan özgürlüğünü ilan etti. Onu her gördüğümde ders çalıştırıyor olmamdan kaynaklanıyor olsa gerek, nefret listesinin en tepelerindeydim. Aruba’daki yanıklarımın verdiği yorgunluktan olsa gerek sadece yemek yemek için yaşam alanımı (oda) terk ettim 🙂 kitap okuyup, müzik dinleyerek ve tv seyrederek geçti tüm günüm. Annemler de casino, iskambil ve sohbetle geçirmişler günlerini. Dide bir ara DOREMİ Chef diye bir etkinliğe katılıp pasta yaptı. Sonrasında ise havuz ve kaydırakta olduğuna dair duyumlar aldım :))
05.02.2016
Sabah 6.30 itibariyle Panama’nın Cristobal Limanı’na giriş yapmaya başladık. Panama Kanalı’nın Gatun Locks adlı bölümünü ve Portobello adlı bir korsan kasabasını ziyaret etmek üzere saat 9 civarında Panama turu otobüsündeki yerimizi aldık. İlk olarak Panama Kanalı’na gideceğiz.
Panama Kanalı
Panama nüfusu 4 milyon olan bir ülke. 1999 yılının sonuna kadar kanal işletmesi ABD’nin elindeymiş ve ABD her yıl için Panama’ya 1.5milyon USD “yönetim” parası ödüyormuş. 99 yılının sonunda işler Panama’ya devredilmiş ve o zaman aslında Panama kanalının gelirinin günlük 8 milyon USD olduğunu anlamışlar! Evet yanlış okumadınız, ben de yanlış yazmadım! Yılda 1.5 milyonla kandırılan Panama’nın kanal geliri aslında günde 8 milyonmuş.
Şu anda kanal genişliği 30 metre ve Atlantik Okyanusu’ndan Pasifik Okyanusu’na geçiş için bu kanal kullanılacaksa, geçiş süresi yaklaşık 12 saat. Ücreti de 40bin-120bin USD arasında. Ama geminiz 30 metreden geniş ise çevreyi dolaşması gerekiyor ki bu yolculuk da 28 gün sürüyormuş. 5 yıl kadar önce, genişliği 55 metre olan yeni bir kanal inşaatı başlamış ve bu yılın sonunda hizmete açılacakmış. Panama kanalı ile ilgili enteresan bir bilgi daha; kanal mekanizması tatlı su ile çalışıyormuş. Bu tatlı su kaynağı için Panama’nın en büyük nehirlerinden birisinin suyu ile, dünyanın en büyük suni göllerinden biri olan ve kanalı beslemek amacıyla yapılan Gatun Gölü yapılmış. Biz oradayken, iki geminin birden Gatun Locks’tan geçişini izleme şansımız oldu. Bir tanesini oldukça yakından görüntüleyebildik.
Panama Pisliği Hakkında
Panama’nın başka bir önemli gelir kaynağı ise Cristobal Limanı’ndaki serbest bölge. (Colon kasabası) Bu bölgenin işletmesi Araplar ve Museviler tarafından yürütülüyormuş. Buradaki günlük kazançları ise 28 milyon dolarmış.
Şimdi tüm bu anlattıklarımdan ve sayılardan herhalde Panama’nın acayip bir refah düzeyi olduğunu düşünüyorsunuzdur değil mi? Pislik ve yoksulluk içindeler. Gerçekten… Şaka değil. Dedik “Bu kadar para kazanıyorsunuz, bu paralar nerelere harcanıyor? Neden her şeyiniz bu kadar eski, bakımsız, pis?” Bilin bakalım cevap neydi? “Zenginler daha da zenginleştiler, yoksullar da daha da yoksullaştılar. Kazanılan bütün para başkent Panama City’ye aktarılıyor. Orası gökdelenlerin, iş merkezlerinin vs. olduğu yer. Bu sene yapılan seçimlerde başkan seçilen kişinin eşi Colon’danmış. O yüzden yavaş yavaş buraya yatırım yapmaya başlamışlar. Ama bence çooook uzun bir yolları var. Asgari ücret yaklaşık 800 USD, saatlik çalışma ücreti ise yaklaşık 4 USD. Ana dilleri İspanyolca ama yaklaşık 100 yıl gibi bir süre Amerikalıların ülkede olması sebebiyle İngilizce’yi de son derece güzel konuşuyorlar.
Portobello, Panama
Kanaldan sonra, Colon’a 40 km uzaklıktaki Portobello kasabasına gittik. Konumu nedeniyle 1800 lü yıllarda çok korsan saldırısına maruz kalmış bir yer. 3 tane kalesi var. Zaten başka da bir şey yok 🙂 Son derece pis bir yer. İzmirliler için şöyle bir örnek vereyim. Tepecik’teki çingene mahallesi buradan daha güven verici ve daha temiz. Bu kasabada verdiğimiz 1 saatlik mola sonrasında (birbirimizden ayrılmamamız ve ara sokaklara girmemiz tembih edildi) otobüsümüze binip limana doğru tekrar yola çıktık.
Bu gece de yattığımız yeri beğeneceğiz galiba 🙂 Sabah erkenden Costa Rica’da olacağız. Yine macera dolu bir gezi programımız var 🙂
NOT: Odamıza bırakılan notla, saatlerimizi bu gece bir saat geri alacağımız bilgisi geldi. Hani bu saat değişiklikleri günlük bazda olmasa iyi olacak ama…
Tepecikdeki roman mahallesi deseniz daha uygun olmazmiydi?
daha uygun olacağına dair şüphelerim var
hayli tartışmalı bir konu
belki “tenekeli mahalle” denerek tartışmanın dışında kalınması daha uygun olurdu.
http://www.demokrathaber.org/yasam/roman-mi-cingene-mi-h8676.html
http://www.radikal.com.tr/hayat/roman-mi-demeli-cingene-mi-1031783/