Tagbilaran – Filipinler Gezisi Notları 5
Tagbilaran kenti Bohol adasındaki gezilecek yerlere ulaşmak için çok iyi bir üs konumunda, zaten adanın baş şehri. Ulaşım için en uygun yol Cebu kentinden hareket eden hızlı teknelerden birini kullanmak. Filipinler gezi planı yazımızda paylaşmıştık, biz ülkeye varır varmaz Cebu şehrine geçmiş, Cebu gezilecek yerler listemizi dolaşmış, ertesi gün de Oslob’da balina köpekbalığı dalışı yapmıştık. Tagbilaran kentine varmak için de ulaşımda yaşayabileceğimiz problemleri öngörerek 18:35 vapuruna bilet almıştık. Yolda hiç problem yaşamadık ve limana saat 2’ye bir kaç dakika kala ulaştık. Biletlerimizi 2 feribotu ile değiştirme konusunda hiçbir sıkıntı çıkartmadılar alelacele feribota bindik.
Tagbilaran’a Nasıl Gidilir?
15/02/2016
Cebu – taglibaran feribotu fiyatları bulunacağınız kabine göre değişiyor, açık, kapalı ve üst sınıf bölümler var, yolculuk esnasında görevliler bölümler arası geçişe izin vermiyorlar, birinci sınıfa çıkayım bir bakayım yok. Biz turist sınıfındayız, bir de daha ucuz açık güverte var, dalga yeme ihtimaline karşı tercih etmediğimiz, oraya da çıkıp bakamıyoruz. Bu arada Cebu limanında 25php liman vergisi ödendiğini, bavullar için de (yanınıza aldığınız çanta hariç) ayrıca para alındığını belirteyim.
2 saatlik yolculuk sonunda vardığımız Tagbilaran limanına iner inmez çevremizi tur operatörleri sardı, lakin burası çevre gezileri için en uygun üs. Liman alanından çıkar çıkmaz da bu sefer tricycle sürücüleri çevreledi bizleri. Bu tip durumlardan rahatsız olduğumuz için yürümeye başladık, soru soranlara yüz metre kadar ötede tabelasını görmekte olduğum otelin adını verip yürüyeceğimi belirtiyorum.
Sürücülerim markajında ana yola kadar ilerledik, eşim aletler binme konusunda son derece isteksiz, ben binelim diyorum, o yürüyelim diyor. Otele de uzak mesafede değil, yürümek beni de bozmaz ancak ana yolda kaldırım yok ve vızır vızır trafik var, tricycle markajı da sürüyor. Eşimin yürümeye kalkmanın daha tehlikeli olduğunu anlaması ile biniyoruz tricycle’a. Filipinler’de ulaşım konusuna ayrıca değineceğim.
Tagbilaran Yapılacak Şeyler
Tagbilaran konaklamamızı yapacağımız Darunday Manor (gecelik 1400php) otele 20php’ye bıraktı bizi. Tagbilaran şehri ismini Tago bilian (gizli sığınak/liman) kelimelerinden almış. Limanı sayesinde gelişmiş, kent merkezinde ciddi trafik olan, gürültülü bir yer. Tagbilaran ve çevresinde ne yapılır derseniz ana başlıkları ile;
- Bohol Turu (Countryside adıyla da geçen en önemli etkinlik, çikolata tepelerini de içeriyor)
- Panglao adası scuba dalışı, özellikle Alona beach
- Panglao adasında arı çiftliği gezisi
- Panglao adası Hinagdanan mağarası, içerisinde yüzülebiliyormuş
- Bohol tekne turu
- Yunus gözlem turları da yapılıyor
- Gece hayatı için yine Alona Beach
turist çekiyor diyebiliriz. Ayrıca anlatacağım Bohol adası turu bölgenin en önemli ve turistik etkinliği. Biz ertesi gün o turu tamamlayıp Panglao adasının beyaz kumlarında biraz vakit geçirmek için şık bir otele yöneldik, onu da anlatacağım.
Eşyaları odaya bıraktık, duş aldık, çıktık. Yine tricycle’a bindik ve K of C (Knights of Colombus) diye bilinen deniz kenarı bölgeye gittik. Giriş paralıydı, 2php gibi düşük bir rakam ödedik. Uzunca, geniş, yüksek bir iskele var, çoğu öğrenci çokça Filipinli Tagbilaran’da günü sonlandırmak için burayı tercih etmiş. Şehir merkezinde görülmesi gereken tek yer KofC.
Tagbilaran’da Gün Batımı
Günü batırınca iskeleden sahile döndük, KofC’nin sahil bölümünde bir tarafta yan yana büfeler var, hemen hepsinin önünde ızgara kurulmuş, bir masaya etler yığılmış, içecekler cipsler falan da satılıyor. Genelde tavuk ve tavuk iç organ ya da uzuvları var, bir de sosise düşkünler. Büfelerin aralarına kareoke için televizyonlar yerleştirmişler ara ara, büfelerin karşısına ise masalar yığılmış. Ben bira yanında çöp şiş götürürken (iki şiş tavuk ve bira 50 php, yani 3 lira) az ileride birisi karaoke yapıyordu.
Mekanda bir de şans oyunlarının olduğu bir kısım var. Mesela tepeden sarkan kocaman huni gibi bir şey var, içerisinden top atıyorlar. Tabanda ise bir grup fotoğraf döşenmiş, topun nerede kalacağı üzerine bahis oynayabiliyorsunuz. KofC’den ayrılıp Tagbilaran kent merkezine yürüyerek döndük.
Genel olarak Filipinlerde marketlerde her şey tek kullanımlık paketli, deterjanı paket güruhu olarak alıyorsunuz. Tagbilaran’da yolda girdiğimiz süpermarkette tek kullanımlık TicTac ve tek kullanımlık deodorant vardı. Bir de sudan ucuza satılan rom vardı, aldık tattık, fena da değildi.
Rehber kitabımızın önerdiği yerel restoran Payag’a gittik. Ahşap bina ve horoz temalı dekorasyon çok dikkat çekiciydi. Kitapta övülen karideslerden söyledik (sizzling), yerel bir yemek olduğunu bildiğim kare kare, noodle ve bira. Bira düzgündü, gerisinden hiç tatmin olmadık. Hanımı doyuramadan ayrılınca mekandan bir de Dunkin & Donuts’a uğradık. Sonuç Filipinlilerin tatlıdan anlamadığı yönünde oldu. Filipin yemekleri konusunda ayrıca yazacağım.
Rehber kitap birkaç bar da öneriyordu ama geceyi pek uzatmadık, Bohol adası turu için ertesi gün yine erken kalkacaktık.
