1. Home
  2. Mekanlar
  3. Tanzanya
  4. Karatu
  5. Tanzanya; Sanki Üç Ayrı Tatil 2 – Tarangire

Tanzanya; Sanki Üç Ayrı Tatil 2 – Tarangire

1

Dişi sekreter kuşu26/10/2012

Sabah 7’de başladık güne, klasik bir Tanzanya kahvaltısı sunuldu otelde; meyve, omlet ve kahve. Omlet yumurtanın sadece beyazı ile yapılmışçasına beyaz. Saat 8’de 4*4 aracımıza bagajlarımız yüklenmiş ve hem rehber hem şoförümüz olan Dismas liderliğinde yola koyulmuştuk. Tarangire Milli parkına 10:30’da girişi yaptık.

Tarangire Milli Parkı Genel Görünümü

Baobab ağaçları hemen girişte başlıyor, çok geniş gövdeli ağaçların dallarının uçlarında ufacık çiçekler var, yaprağı yok. Efsaneye göre bunlar bir şekilde tanrıları kızdırmışlar ve tanrılarda onları tepetaklak çevirip dikmiş toprağa. Dalları gerçekten de kök gibi görünüyor. Ağaç çevresindeki maymunlar parkta gördüğümüz ilk hayvanlar oluyorlar.

Baobab ağacının önünde

Safari aracındaki halimizSafari bölgesi girişinde aracımızın tavanını açıyor Dismas, çatıya hidrolik kollar bağlı, aracın önüne doğru kayarak havaya kalkıyor. Yorulmadığınız müddetçe ayakta, araç tepesinde açılan boşluktan doğayı izlemeniz bekleniyor. Kenya’da yaptığımız safaride aracımızın çatısı branda ile kapalıydı, safari bölgesinde o branda açılıyordu, arkada güneşe, çiseleyen yağmura maruz kalıyordunuz.

Parkın içerisinde önce son derece sevimli bir impala karşıladı bizleri. Türkçemizde ceylan, geyik, ahu gibi kelimeler var fakat buralarda 10-15 çeşidi bu hayvanların, impala da bunlardan bence kıçlarındaki çizgiler ve ufak kuyrukları ile en sevimli olanları.

Tarangire'de sürüler

Tarangire'de zarif zürafalar

Tarangire'nin güzeliParkın içlerine yöneldikçe ve su kaynaklarına yaklaştıkça sürülerle karşılaşılıyor, öküzbaş türü geyikler (gnu), zebralar büyük sürüler oluşturuyor, zürafa, maymun, fil, bufalo gibi hayvanlar ise geniş aileler olarak adlandırabileceğim boyutlarda gruplar oluşturuyor. Kıçı açık babunlar, kıçı kapalı maymunlar, yırtıcı olan ya da olmayan, uçabilen ya da uçamayan kuşları izleyerek büyük bir heyecan içerisinde bakınıyoruz çevreye.

Bu seyahate çıkmadan evvel iyi bir dürbün almıştım, babamdaki ufak boyutlu turist dürbününü de aldım yanımıza. Ayrıca Dismas’da da bir adet vardı. Çok çok işe yarıyorlar, safariye giderseniz mutlaka yanınıza alın. Ayrıca park içerisinde dükkan, kafeterya benzeri şeyler yok, içecek ihtiyacınızı en başından yanınıza almalısınız. Tuvalet bulmak ise mümkün oluyor, mola yerleri var.

Tarangire'nin Öğle Yemeği Hırsızı Maymunları

Sarısı da beyaz Tanzanya yumurtasıÖğle saatinde bir piknik alanında mola veriliyor. Sabahtan araca yüklenmiş birer piknik kutusu var her birimiz için. Meyve, meyve suyu, bisküvi, ızgara tavuk budu, içi margarinli kulüp sandviç görünümlü üçgen ekmek ve top yumurta olmazsa olmaz. Yumurtaların ve sabahki omletin gizemini bir gezi yazısında okumuştuk, yumurtaların sarısı top yumurtayı ısırdığınızda zor fark edilecek kadar açık renkli. Bu öğle kutularında çok lezzet aramamak lazım, amaç karın doyurmak ve kutudakilerin yarısını bile yeseniz tıka basa doyuluyor.

Buralarda vahşi doğada olduğunuzu unutmamanız gerekiyor. Eşim bizlerin fotoğrafını çekmek üzere kalktığında öğle yemeği kutusunu açık bırakmıştı. Bunu fırsat bilen bir maymun bütün çevikliği ile masaya atlayıp, içi yağlı üçgen ekmeklerden ısırılmamış olanını kapıp, başka hiçbir şeye ellemeden hızla uzaklaştı. Bizim onu izleyişimizi izleyerek karşımızda afiyetle yedi.

Tarangire'de fil ailesi

Safari bölgeleri bozkır alanlar, ağaçlar birbirlerine mesafeli ve çok çeşitli değiller. Safari araçları yollardan, yani toprak patikalardan ayrılmıyorlar. Kenya’da ayrılıyorlardı ve araç sürücülerinin yanında bir de tüfek oluyordu. Burada bizleri biraz daha güvenli alanda tutmak istiyorlar gibi. Biz yer yer dürbünlerle bakıyoruz belgesellerde gördüğümüz gibi görebilelim diye, bazıları ise devasa objektifli kameralarla kendi filmlerini çekmeye çalışıyor. Bu bölgede ne yazık ki aslanları ancak uzak mesafeden görebiliyoruz.

Tarangire ile uyumlu aslanlar

Tarangire'nin güzellerindenParktan 3 gibi ayrılıp ve Karatu kasabasındaki otelimiz Crater Rim View Inn’e 5 gibi varabildik. Tarangire milli parkı, Manyara gölü ve Ngorongoro krateri yan yana ve Karatu Manyara ile Ngorongoro arasında. Biz de Manyara gölü yanından geldik otelimize. Bölge tamamen kırmızı toprak kaplı ve otelin her yerine işlemiş. Bütün oda kırmızı tozla kaplanmış gibi duruyor ama elimizi sürünce tertemiz olduğunu anlıyoruz.

Kısa bir yürüyüş yaptık kasabanın içerisine doğru. Neredeyse tüm evler tek katlı, çatılar metal kaplı. Çoğu boyalı olmasına rağmen hakimiyeti kızıl toprak ele geçirmiş. Pazar yeri gibi çarşıyı dolaşırken tek tük hediyelik eşya satmak isteyenler yanımıza yaklaşıyor ama yapış yapış değiller, ilgilenmeyince gidiyorlar. Bu seyahatimiz boyunca gözlemlediğimiz durum burada da var, kadınlar tüm yükleri (bavul gibi çok şekilli olmayanları da) kafalarının üzerinde taşıyorlar.

Tanzanya Karatu Kasabası

Oteldeki akşam yemeğimizi yiyor, ilerleyen günlerin planlarını Dismas ile tartışıp şekillendiriyoruz. Sabaha erken başlamak üzere günü bitiriyoruz. Yemekte aldığımız ekstra 3 bira, 1 su ve 1 fanta 15000 şilin (yaklaşık 16 lira) tutuyor.

Comment(1)

LEAVE YOUR COMMENT

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir